Gözgü |
|
|
İnsaniyetin zaferi, nezaketle kazanılabilir. O hâlde nezaket yoksa görme yok, nezaket yoksa konuşma yok, nezaket yoksa işitme yok ve nezaket yoksa kımıldama yok. Nezaketsiz bakışlardan, nezaket yoksunu konuşmalardan, nezaketi bozan dinlemelerden, nez |
|
Efsane Güzeller |
|
|
Şiir görülmez; ancak kalbe doğabilir. Kalpleri titreten de, çizik çizik eden veya süsleyen de bir hissin ilhamıdır genellikle; bir zamanın akışı, bir ruh sıkıntısı yahut bir hazzın coşmasıdır. Heykel gibi, resim gibi bütüne dayalı bir sanata dönüşüve |
|
Fuzûlî |
|
|
Bende Mecnûndan füzûn âşıklık istidâdı var
Âşık—ı sâdık benim Mecnûnun ancak adı var Mecnundan çok âşıklık yeteneği var bende. Mecnunun adı çıkmış ama benim asıl, sevgiliye bağlılığın timsali. |
|
Bakî |
|
|
Güzeller mihribân olmaz dimek yanlışdur iy Bâkî
Olur Vallâhi Billâhi heman yalvarı görsünlerEy Bakî! Güzellerde sevgi ve muhabbet olmaz demek yanlıştır. Hem Vallahi, hem Billahi olur; yeter ki (âşıklar) yalvarı görsünler (veya sevgililer yal |
|
Necatî |
|
|
Bir yana cihan bir yana canane Necati
Kaldım nideyin iki sitemkar arasında
Ey Necati! Bir yanda cihan, bir yanda sevgili... Öyle iki zalim arasında kaldım ki ne yapacağımı şaşırdım |
|
Nedîm |
|
|
Nedim namına bir şair—i cihan var imiş
Kemend—i zülfüme düşsün ilahî ol ayyar
Nedim adında bir cihan şairi var imiş; Tanrım, inşallah o söz sihirbazı benim zülüflerim kemendine düşsün!.. |
|
|