Nefî |
|
|
Tuti—i mucize—gayem ne desem laf değil, Çerh ile söyleşemem ayinesi saf değil. Mucize gibi sözler söyleyen bir papağanım ben, söylediklerimi alelade zannetmeyiniz sakın! Felek ile söyleşmeye tenezzül etmem ben, çünkü onun gönül aynası saf |
|
Nailî |
|
|
Kültür savaşlarının yapıldığı günümüzde aydın kimliğine / sahip olacak insanlar, mutlaka kendi klâsiklerini tanımak ve geçmiş güzellikleri gözler kamaştıran kültür hazinelerinden yararlanmak zorundadır. Kapı Yayınları olarak bizler, Türk klâsik ş |
|
Aşkî |
|
|
Vasf—ı dendanınla dürr—i nazma deryadır gönül
Nutk sahil, akl gavvas u dürr—i şehvar şir
Ey sevgili! Gönlüm, senin dişlerinin özelliklerini anlatmak bakımından şiir dizeleri gibi incilere bir denizdir gönlüm. Öyle ki, b |
|
Ahmed Paşa |
|
|
Ey fitnesi çok, kavli yalan, yandım elinden
Bir naz ile bin gönül alan, yandım elinden
Ey (süzgün bakışıyla aşıkları arasında) fitneler çıkaran ve söz verip de sözünde durmayan sevgili, yandım elinden!
Ey bir nazlı tavır ile bin gönlü ken |
|
Kırkıncı Kapı |
|
|
Okuyucu;
Hiç ikiyüzlü olmadın bana karşı, değil mi? En azından öyle olduysan bile, bana hissettiremediğin için minnettarım sana. Fuzûlî’yi Bâkî’yi, Galib’i, Nedim’i yeniden gündemine aldığın, onlarla arandaki uzak mesafeleri kalemimin ucundan dam |
|
Kadılar Kitabı |
|
|
Kadılar Kitabı, bilimsel bir iddiadan öte, kültürel bir gaye taşır. Kadılarla ilgili birtakım anektodlar, epizotlar, uydurma da olsa tarihe yansımış öyküler ve fıkralar kenarda köşede kalmasın, derlenip iki kapak arasına girsin ve böylece okuyucu tar |
|
|